img { max-width: 560px; width: expression(this.width > 560 ? 560: true); }

23 Eylül 2009 Çarşamba

5 Ferzan Özpetek Alametifarikası


Ünlü yönetmenlerin her filmlerinde yapmadan rahat edemedikleri alametifarikalarıyla ilgili birşeyler yazma düşüncem vardı ne zamandır. Nası yapsam, 10 tane yönetmen mi yazsam, 10 tane özellik mi, yoksa belli başlı yönetmenlere mi değinsem diye düşünürken ChaoGrey blogunda Tarantino Alametifarikasına rastladım…

Oysa ben yazcaktım buna benzer birşeyler… Tarantino’nun eski ününü kaybetmiş oyuncularla çalışmasını, ayak fetişizmini ve dialoglarını anlatacaktım. John Woo’nun beyaz güvercinlerini, Woody Allen’in akıllara ziyan diyaloglarını, David Lynch’in ne olduğu belli olmayan senaryolarını, Emir Kusturica’nın çingene hikayelerini ve düğün sahnelerini… Şimdilik Ferzan Özpetek yazıyım dedim bende, ilerde belki diğerlerini de yazarım.. Buyrun efendim, 5 Ferzan Özpetek Alametifarikası…



Eşcinseller : Daha doğrusu Gay’ler... Kendisi gay olduğundan olsa gerek (sanırım gay, belki de değildir bilemeyiz) her filmi eşcinseller üzerine diyebilirim... Böyle bir konuyu filminizin ortasına koyduğunuz zaman film entel çevreler tarafından olumlu eleştiriler alıyor, tamam değişik bir tema ama iyi bir film için şart değil bence.. Hadi bir film tamam, iki film tamam ama her filmde de olmazki... Oysa çok güzel hikayeleri var filmlerin, eşcinsellik temeasına çok da ihtiyacı yok... Ferzan Özpetek’ten içinde Gay’lerin olmadığı filmler de yapabileceğini göstermesini bekliyoruz...



Büyük ve Mutlu Yemek Masaları : Bu Ferzan Özpetek filmlerinin benim en sevdiğim kısımları diyebilirim. Her filmde vardır, topluca masa hazırlanır, geniş bir yemek masası, güzel yemekler ve samimi bir sohbet havası… Mutluluk’un filmini çek deseler böyle birşey olurdu heralde. Sanırım film çekimi sırasında da bu masanın tadını çıkartıyorlardır…

İtalya’da geçen hikayelerin içinde Türk Kültüründen parçalar : Bunun en büyük örneği Hamam’dır kesinlikle (Hamam Türkiye’de geçiyor ama olsun), çünkü filmi Türk Kültürünün önemli parçası olan Hamam’ın üzerine kurmuş. Ama Cahil Periler filmindeki Nazım Hikmet teması kesinlikle benim favorim… Filmin öyle bir yerine koymuşki Nazım’ı, filmin çok küçük ama bir o kadar da can alıcı yerini vermiş… Bilmeyen birinin (bir italyan izleyicisi) Nazım’ı merak etmemesi mümkün değil… Bunun dışında İstanbul’la ilgili bir not veya Türkçe küçük bir dialogda olmazsa olmazdır Ferzan için…


Serra Yılmaz : Kanka oldukları için olsa gerek her filminde vardır diyebilirim. Ve her filmde İtalya’da yaşayan bir Türk’ü oynar… Zaten Serra Yılmaz’ın kendisi de bildiğim kadarıyla İtalya’da yaşıyor…


Türkçe Müzikler : Bu da ülke tanıtımı açısından çok önemli… Müziklerimizi kullanmış olması… Ve Ferzan Özpetek’in zevkli tercihleri muhtemelen filmi izleyen yabancılarda Türk müziklerine karşı bir ilgi uyandırıyordur…

Hiç yorum yok: